HâL İLe KâL İLe…

Ahmet Şerif  İzgören’in bu güzel hatırası bizlere, insanın yaymış olduğu olumlu enerjinin dalga dalga nasıl diğer insanların kalbine dokunduğunu, nasıl muhatap olduğu insanın kalbinde bir yer bulduğunun güzel bir izdüşümü.

Bugün kuantum fiziği bizlere, düşüncenin ve duygusal hislerin güçlü bir titreşim frekansı, güçlü bir titreşim dalgası oluşturduğunu kanıtlıyor.

Olumlu düşünceler ve olumlu davranışlar bir manyetik frekans oluşturarak kalpten kalbe iletilerek bir yer buluyor…, hakeza olumsuz düşünce ve davranışlarda aynı şekilde.

Hüsn-ü niyeti esas alan toplumların yüksek bir medeniyet seviyesine ulaşacağı, ve bu davranışın dalga dalga diğer toplumları da etkileyeceği hiç tartışılmaz bir gerçek.

Tıpkı bugün Filistin direnişinde ortaya konulan ahlâki olgunluğun, tüm dünya insanlığını artık farklı bir yaşama ve hayata bakma felsefesinin kapısını açmaya yönlendirdiği gibi…

Bugün Batı kendi davranışını, hayata bakış felsefesini, toplumsal yaşam  standartlarının yanı sıra hayatın içerisinde duygusal anlamda nerede durduğunu artık sorguluyor.

Bugün Filistin gerek hâl (davranış)  ile ve gerekse kâl (söz) ile muazzam bir duruşun muazzam bir enerjinin gücünü yeryüzüne yayıyor.

Kalpten dalga dalga dünyaya yayılan bu güçlü enerji akışı, insanların kalbinde yer bularak, batıda hiçbir dönemde olmadığı kadar, bugün hidayetin kapılarını aralıyor…

İnsanın nerede durduğunu değil, nasıl durması gerektiğinin en güzel örneğini yansıtıyor.

Selâm ve Duâ İLe
Semâ Yıldırım Özkaya